31 Mayıs 2011 Salı

DİN

Dinin amacı,insanlara iyi ile kötüyü,doğru ile yanlışı,güzel ile çirkini,haram ile helali,Yüce yaratıcıya nasıl inanacağını,ona karşı kulluk ve şükür görevlerinin nasıl yerine getirileceğini bildirmek,öğretmek,sonuç olarak;onları dünya ve ahiret mutluluğuna kavuşturmaktır.
Dinin Kaynağı,öncelikle insanın kendisidir.insanda bulunan bazı temel düşünceler,onunla birlikte doğmuştur.
Din,insanla birlikte var olmuş bir kurumdur.isanlık tarihinde ne kadar gerilere gidilirse gidilsin,dini inançtan yoksun bir toplumla karşılaşılmamaktadır.Çünkü din toplumları ayakta tutan temel disiplinlerin başında gelmektedir.
İnanmak,insan için önemli ve vazgeçilmez bir ihtiyaçtır.Her akıl sahibi insan,çevresine bakar kendisine sorular sorar.Kendisi ve çevresi hakkında değerlendirmeler yapar
  • Ben neyim?
  • Nereden geldim?
  • Nereye gidiyorum?
BU ve benzeri sorulara kendi varlığını sorgular.Ölüm gerçeği karşısında düşünür.
Tüm bu sorular,bu sorulara verilen cevaplar ve değerlendirmeler insanı,kendisini ve evrendeki varlıkları yaratan bir yüce kudretin varlığına yönlendirir.BU çerçeveden bakıldığında dinin doğal kaynağı,kişinin yaratışındaki inanma ihtiyacı ve din duygusudur.
Ancak yaratılıştan var olan bu duyguyu,peygamberin Allah'tan getirip,tebliğ ettikleri bilgilerle kuvvet bulmuş,insanlar ilahi bilgilerle aydınlatılmıştır.Bu yönden bakınca da dinin kaynağı,peygamberin tebliğ ettikleri ilahi mesajlardır.o halde,dinin ikinci ve ve daha önemli kaynağı,yüce yaratanın gönderdiği peygamberlerdir.Yüce Allah,Hz.Adem'den itibaren insanları dinsiz ve pegambersiz bırakmamıştır.
Yüce Allah buyuruyor:
'Biz bir peygamber göndermedikçe (kimseye) azap etmeyiz.'

HAK DİNİ NE DEMEKTİR?
Kur'an-ı Kerim'den hem islam'a hem de diğer inanç sistemlerine 'din' denilmektedir.Ancak 'hak din' tabiri ise sadece islam dini için kullanılmaktadır.
'Allah katında Hak Din İslam'dır...' (Al İMran,19)
BUna göre,ilahi vahye dayanan ve peygamberine gönderildiği orjinal şeklini koruyan dine 'hak Din'denir.
İlahi vahye dayanmakla birlikte orjinal şeklini korıyamamış dinlere ise değiştirilmiş,tahrif edilmiş anlamında 'muharref dinler'denir.(yahudilik hıristiyanlık)
ilahi vahye dayanmayan dinlere'batıl dinler' denir.
Kur'an-ı Kerim'de Yahudiler ve Hıristiyanlar için Ehl-i Kitap ifadesi kullanılmaktadır.Bu şekilde onlar kendilerine kitap gönderildiği belirterek,müşriklerden (Allah'a ortak koşanlardan)ayrı tutulmaktadır.Bununla birlikte inanç ve davranışlarının yanlış olduğu belirtilerek Allah'ın dinine,Hak dini'ne davet edilmektedirler.

'De ki:Ey Ehl-i Kitap!Allah yaptıklarınızı görüp dururken niçin Allah'ın ayetlerini inkar edensiniz!
DE ki: Ey Ehl-i Kitap!(Gerçeği)görüp bildiğiniz halde niçin Allah'ın yolunu eğri göstermeye yeltenerek mü'minleri Allah yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz?Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.
''Kim İslam'dan başka bir din ararsa bilsin ki,kendisinden(böyle bir din)asla kabul edilmeyecek ve ahirette ziyan edenler olacaktır.

(Al-i imran 85)

Bütün peygamberler Hak Din'i tebliğ etmiş,kendiler de örnek bir hayat tarzı ortaya koymuşlardır.Onlar Allah'ın emirlerinmiş,bir olan Allah'a iman ve kulluğa çağrmışlardır.İslam'a göre ilk peygamberin tebliğ ettiği din ile,daha sonra gelen peygamberlerin ve son peygamber Hz.Muhammed'in(SAV)tebliğ ettiği din,temel nitelikleriyle aynıdır.Allah'a iman,peygamberlik müessesesi ve ahiret inancı hepsinde vardır.Temel iman esasları hepsinde aynıdır.Bu nedenle Kur'an-ı Kerim'de ''De ki;Biz Allah'a bize indirilene,İsmail,İshak,Yakub ve Yakub'un Oğullarına indirilenlere,Musa,İsa ve (diğer)peygamberlere indirilenlere iman ettik.Onları birbirinden ayırt etmeyiz.Biz ancak O'na teslim oluruz.''(Al-i İmran84) buyrulmuştur.

Görüldüğü üzre Kur'an-ı Kerim bütün peygamberlerin 'HAk Din'i tebliğ ettiklerini,ancak bugün elimizde bulunan Tevrat ve İncil'in daha sonra değiştirildiğini,tahrif edildiğini belirtmekte ve tüm insanları,asli şeklini lorumuş olan Hak Din'e,İslam DİN'ine davet etmektedir.

(GÜRAN Kemal,Müslümanın El Kitabı,Timaş Yayınları,2002 Ekim)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder